Süpervizyon ve intervizyon
Â
Yakında yayınlanacak eser.
Kısa tanıtım:
Güncelleme: 05.12.2022
...
Profesyonel MANEVÄ° BAKIM HÄ°ZMETLERÄ°NDEÂ
SÃœPERVÄ°ZYON VE Ä°NTERVÄ°ZYON
KiÅŸisel ve Mesleki GeliÅŸim     Â
                                           Â
ÖNSÖZ
Bu kitap çağdaş dünyada genelde Manevi Bakım Hizmetleri (spiritual care) olarak isimlendirilen resmî kurumlarda profesyonel Manevi Destek, -Danışmanlık ve Rehberlik (MDR) hizmetlerine katkı için hazırlanmıştır.
Bu mesleği icra edenlere yönelik süpervizyon ve intervizyon (S&İ) insana yardıma yönelik her meslekte olduğu gibi manevi hizmetlerde de kişisel ve mesleki gelişim için elzem bir eğitim şeklidir. Çünkü tıp, psikoloji, sosyal hizmetler gibi insana hizmete yönelik mesleklerde genellikle S&İ uygulaması yapıldığı halde, çağdaş dünyada artık yeni bir meslek dalı haline gelmiş bulunan Manevi Bakım Hizmetleri (MBH) eğitiminde böyle bir uygulama bildiğimiz kadarıyla örneğin Türkiye’de henüz başlatılmamış bulunmaktadır. Diğer İslam ülkelerinde de bildiğimiz kadarıyla zaten yoktur. Türkiye’de var olan bazı üniversitelerdeki manevi bakım ve danışmanlık gibi dersler dışında birkaç günlük veya haftalık hizmet içi mesleki formasyon uygulamalarıdır ki bu, bu çalışmada ele alınan süpervizyon ve intervizyondan farklı bir uygulamadır.
Bu kitapta çerçevesi çizilen S&İ uygulamaları ise çağdaş dünyada uygulanan mesleki eğitim standartlarına uygun özel bir eğitim şeklidir. Bu eğitim, kısaca ifade etmek gerekirse, belli bir süre ve zaman aralıklarında belirli sayıda kişi ve gruplarla düzenli refleksiyon raporları yazma ve bunları analiz ederek ‘öğrenme’ (değişim/gelişim/olgunlaşma) uygulamalarını içermektedir. Dolayısıyla okuyarak, ezberleyerek veya işiterek değil bizzat yaparak, tecrübe ederek sistematik olarak ‘öğrenme’ye dayalı bir uygulamadır.
Bu anlamda post-modern dünyada yarım asırdan fazla bir zamandır uygulanmakta olan S&İ her meslekte kişisel ve mesleki gelişimin temelini oluşturmaktadır.
Bu çalışmada ele alındığı şekliyle kurallarına uygun olarak uygulanacak bir S&İ’da her katılımcı kendi kişisel gelişimi ile mesleki uygulamaları arasında nasıl bir uyum sağlayabileceğini yaparak öğrenecek ve neticede kendi yolunu kendisi çizebilecektir. Bu kitapta bu konuda hem teorik bilgiler hem de uygulama şekillerinin detayları yer almaktadır.
Bu detaylarda da görüleceği gibi bu çalışmada hem genel süpervizyon ve intervizyonun içerik ve uygulamalarına hem de özellikle üzerinde durmak istediğimiz Manevi Bakım Hizmetlerindeki kişisel ve mesleki gelişimi amaçlayan şekline yer verilmiştir.
Sonuç itibariyle MBH eğitimindeki süpervizyon ve intervizyonu diğer mesleklerde uygulanan genel süpervizyon ve intervizyondan ayıran temel özellik bu hizmetlerde amaçlanan şeyin inanç-psikolijk kişisel ve mesleki (manevi) gelişime yönelik olmasıdır.
Bizce resmî kurumlarda profesyonel Manevi Bakım Hizmetleri Görevlisi (MBHG) veya Manevi Danışman (MD) olarak çalışan veya çalışacak olanların öncelikle standartlarına uygun bir süpervizyon ve intervizyon eğitiminden geçmesi gerekmektedir.
Umarız Türkiye’de profesyonel Manevi Bakım Hizmetleri eğitimi sahasında görev yapacak olanların yetişmesinde belki de bir ilk olacak olan bu çalışma bu sahada görev yapan üniversite öğretim üyelerinden Manevi Bakım Görevlilerine ve insana hizmete yönelik diğer meslek sahiplerine de küçük bir ışık tutabilir.
Gayret bizden tevfik Allah’tandır.
Dr. Arslan Karagül
Asistan Profesör,
Emekli ilahiyatçı öğretim üyesi, süpervizör
Ãœnye, 2022
Â
Â
Â
Â
GiriÅŸ
İnsana hizmete yönelik profesyonel çalışmada kişisel ve mesleki gelişim için süpervizyon ve intervizyon ( S&İ) etkili bir eğitim şeklidir. Çünkü başlangıçta bir meslek/iş bağlamında alınabilecek bu eğitim hayat boyu öğrenme ve olgunlaşma için iyi bir yatırım demektir. Bunun tek şartı bu eğitimin çağdaş dünyada belirlenmiş standartlarına uygun bir şekilde alınıp verilebilmesidir. O halde burada amaçlanan S&İ nedir, ne değildir? Önce buna bir açıklık getirmek gerekir.
Burada süpervizyon ve intervizyondan kastedilen şey akademik çalışmalarda yapılan kısa süreli danışmanlıklar değildir. Burada kastedilen, önsözde de kısaca değinildiği gibi, mesleki sahada belli aralıklarla yapılan uzun süreli ve düzenli uygulamalardır. Bu uygulamalar bir süpervizör eşliğinde yapıldığında buna süpervizyon, süpervizörsüz olarak meslektaşlar arasında yapıldığında ise buna intervizyon denmektedir. Süpevizyon hem bireysel hem de grup çalışmaları şeklinde yapılmaktadır. İntervizyon ise adı üstünde meslektaşlar arasında yapılan bir grup çalışmasıdır. Bunların detayına daha sonra girilecektir. Ancak, buradaki temel sorun şudur:
Temel sorun
Özellikle bir mesleğe yeni başlayanlar bir yandan kendi kişisel gelişimlerine yön vermede, diğer yandan mesleki uyumlarını tamamlamada zorluklar çekmektedirler. Meslekte birkaç yıllık tecrübe kazanmış olanlar ise çoğu zaman bir yere gelip tıkanmakta, tükenmekte (burn-out) veya (profesyonellikte) yalnızlaşmaktadırlar. Çünkü önlerine çıkan her sorunu oturup meslektaşlarıyla konuşmaya çoğu zaman vakit ve fırsat bulamamaktadırlar. Hizmete yönelik konularda bunu yapabilseler bile kendi içsel gelişim ve yönelimlerine yönelik derinlemesine bir istişare çoğu zaman mümkün olmamaktadır. Olsa da sistematik bir öğrenme ve gelişim metoduna göre yapılmadığı için tam olarak sadra şifa olmamaktadır. Bu durum insana yönelik hizmet verenlerin kişilik gelişimi ve iş kalitesine de yansımaktadır. İşte bu noktada devreye sokulması gereken en uygun araç meslek öncesi veya meslek içi bir dönemde düzenli bir S&İ eğitiminden geçmektir. Bu hem kişisel hem de mesleki gelişim için en etkili bir yoldur. Çünkü insana yönelik hizmetlerde yapılan işin kalitesi genelde hizmet verenin kişiliğiyle doğru orantılıdır. Bu nedenle verilen hizmetin kalitesini artırmanın en sağlam yolu önce sağlam bir kişilik gelişiminden geçmektedir. Bu da yapılan iş üzerinde içsel bir murakabe ve muhasebeye dayalı derin düşünmeyi (refleksiyon) esas alan düzenli bir S&İ eğitimini gerektirmektedir. Burada tek mesele profesyoneller için sadece bu eğitimi almak değil aynı zamanda verebilmektir. Alınmayan hiçbir şey ise verilemez. Bu nedenle bu kitapta hem süpervizyon almanın hem de vermenin (süpervizör olmanın) yolları gösterilmektedir.
Amaç ve içerik
Bu çalışmadaki temel amaç şahsen Avrupa’da kaldığım yıllarda uzun bir süre resmî kurumlarda Müslüman Manevi Bakım Görevlisi/Manevi Danışman olarak çalışırken alma fırsatı bulduğum süpervizyon, intervizyon ve süpervizörlük eğitimini karınca kaderince kendi memleketimde de, özellikle kendi meslektaşlarıma, tanıtmaktır. Çünkü Avrupa’da (Hollanda’da) uzun yıllar geçirdiğim mesleki tecrübeden sonra anladığım o dur ki ne Türkiye’de, ne de diğer İslam ülkelerinde kendi saham açısından gördüğüm kadarıyla ne üniversitelerde ne de sahadaki uygulamalarda, Avrupa’da uygulandığı şekliyle, mesleki bir S&İ eğitimi bulunmamaktadır. Uygulanmakta olan (süpervizyon) daha çok akademik seviyedeki çalışmaların yönetim ve danışmanlığını yapmakla ilgilidir. Burada yapılan ise eğitim ve araştırmada teknik bir kontrolden öteye geçmemektedir. Halbuki çağdaş dünyada kişisel ve mesleki gelişime ait bir S&İ eğitimi en az son yarım yüzyıldır yaygın ve belli standartlara uygun bir şekilde uygulanmaktadır. Bu uygulamalarda özellikle insana yönelik mesleklerde profesyonel çalışanların belli aralıklarla, belli bir süre içinde düzenli birlikteliklerle özel bir eğitimden geçmesi söz konusudur. Bu birlikteliklerde süpervizyon alanların kendi iş tecrübeleri (vakalar) üzerine bir süpervizör gözetiminde sistematik bir şekilde refleksiyon yoluyla gelişimleri amaçlanmaktadır. Bunun adı tecrübeden veya yaparak öğrenmedir. Bir başka deyişle, zihinsel öğrenme (ezber) yerine, yaparak yani ‘uygulamaya dayalı’ öğrenmedir. Bu öğrenme akşamdan sabaha, birkaç gün veya birkaç haftada olup bitebilecek bir öğrenme şekli değildir. Burada yapılan iki veya üç haftada bir ve on-onbeş beraberliklerde yapılacak yazılı ve sözlü analiz çalışmalarını kapsamaktadır. Bu çalışmaların şekli ve içeriği meslek standartlarıyla belirlenmektedir. Bu anlamda süpervizyon ve intervizyonda genel amaç herhangi bir meslekte daha profesyonel ve fonksiyonel olarak çalışabilmenin yollarının öğrenilmesidir.
Böyle bir eğitim neticede profesyonellere kendi kendine bağımsız düşünme ve uygulamalar yoluyla hayat boyu sürekli gelişime yönelik bir çalışma tarzı sağlayacak demektir. Böyle bir yöntemle uygulama yapmayı öğrenen profesyoneller muhataplarına yardımda da aynı şekilde kendi kendine eleştirel düşünerek (refleksiyon) iş ve meslek hayatında gelişim ve olgunlaşma yollarını gösterebileceklerdir. Aksi halde şu veya bu şekilde bir mesleğe başlamış ancak, kendini devamlı kontrol ve geliştirmekten yoksun kalmış olanların ne kedilerine ne de başkalarına gereği gibi bir faydası olmayacaktır. Bu itibarla eğitimden yönetime, siyasetten ticarete, ruh sağlığından, din görevliliğine ve manevi bakım görevliliğine/manevi danışmanlığa kadar her meslekte profesyonel bir şekilde hizmet edebilmenin en etkin yolu, çağdaş dünyada yapıldığı gibi, düzenli ve planlı bir S&İ eğitiminden geçmektedir.
Böylece her iş ve meslekte sıkça görülen kişisel tükenmişlik (burn-out), profesyonel yalnızlık, toplumsal düşünsel tıkanmışlık, kaos ve kargaşanın bir nebze önüne geçilerek iş kalitesi artırılabilecektir. En önemlisi de kişinin manevi ve mesleki tekamülünü tamamlaması bu yolla daha kolay olacaktır.
Bu itibarla S&İ eğitimi çalışanların olduğu kadar kurumların da işine yarayacaktır. Bu açıdan bakıldığında süpervizyon ve intervizyon eğitim başta kurumların sorumluluğunu gerektiren bir eğitimdir. Bu nedenle bu tip bir süpervizyonun içeriği ve uygulamasıyla ilgili Batı’da yazılmış onlarca kitap ve akademik araştırmalar mevcuttur.[1] Ayrıca Batı’da bu iş için kurulmuş birçok da özel mesleki eğitim ve uygulama merkezleri vardır. [2]
 Bu konuda bizim incelediğimiz ve istifade ettiğimiz kadarıyla (daha çok Hollandaca) birkaç kaynak eseri de burada hemen belirtmekte fayda vardır.
Birkaç kaynak eser:
Süpervizyon ve intervizyon konusunda Türkçe eserler yok denecek kadar az olduğu için bu konuda sadece yabancı dilde yazılmış bir kısım kaynak eser listesi bu kitabın sonuna eklenmiştir (bkz. Literatür listesi).
Burada sadece Hollandaca olarak yayınlanmış birkaç temel eserden örnek vermek gerekirse bunların içinde en temel kaynak Frans Sieger tarafından yazılmış olan 800 sayfalık HANDBOEK SUPERVİSİEKUNDE (SÜPERZVİZYON SANATI EL KİTABI) isimli çalışmadır.[3] Bunun yanında son zamanlarda 38 uzman süpervizör tarafından yazılmış bulunan: SUPERVİSİE KUNDE. Meerperspectivisch (Birçok açıdan SÜPERVİZYON SANATI) isimli 700 sayfalık bir çalışma da temel bir eser olarak zikredilebilir.
Ayrıca genel süpervizyon konusunda genelde ders kitabı olarak okutulan daha küçük hacimli iki eserden biri Willemine Regouin’nun SUPERVİSİE. Gids voor spervizanten (Süpervizyon. Süpervizyon alacaklara rehber) isimli kitabıdır. Diğeri ise Nel Jagt’ın (vd.) SUPERVİSİE. Praktisch gezien, kritisch bekeken (SÜPERVİZYON. Pratik görüş, kritik bakış) isimli eseridir.
Daha özel bir meslek olan manevi bakım (manevi rehberlik, danışmanlık, destek ve yardım) sahasında ise ilk etapta Jane Leack vd.tarafından İngilizce olarak yayınlanmış ancak Hollandacaya da çevrilmiş bulunan PASTORAL SUPERVİSİON. A HANDBOOK ( PASTORAL SÜPERVİZYON. BİR EL KİTABI)[4] isimli kitabı örnek gösterilebilir.[5]
Bu eserleri burada zikretmekten maksadımız konunun ciddiyetini ve Batı’da bu konuya verilen önemi göstermek içindir. Gerek genel süpervizyonda gerekse Manevi Bakım Hizmetlerindeki süpervizyonda kullanılan bu gibi temel eserler oldukça önemlidir. Bunların burada her birinin içeriğine girmek mümkün değildir. Bunların yanında süpervizyon konusunda Batı dillerinde yazılmış daha birçok kitap ve makale bulunmaktadır. İntervizyon konusu ise genellikle süpervizyona ait eserler içinde işlenen bir konudur. Ayrıca bu konular aynı zamanda üzerinde doktora çalışmaları yapılmış ve halen de yapılabilecek konulardır. Bizim burada yapmak istediğimiz ise yukarıda da değinildiği gibi bu mesleği Türkiye gibi Müslüman ülkelerde de tanıtmak açısından bu eserlerin ışığında yapılan küçük bir telif çalışmasıdır. Bu nedenle bu çalışmamızda sık sık bu kaynaklara atıflar yapılmıştır. Bu tür çalışmalar pratikte yapılacak uygulamalarla kendi kültürümüze has olarak daha da geliştirilebilir. Nitekim Batı dillerinde yazılmış eserler de zaten uzun tecrübe ve uygulamalar neticesinde o kültür içinde geliştirilerek ortaya konulmuştur. Bizde bu konuda yapılan uygulama ve araştırmalar yok denecek kadar az olduğu için bu sahada geniş çaplı eserler (tercüme de olsa) piyasada pek görülmemektedir. Bunun çözümü kişisel çalışmalardan daha çok kurumsal yatırımlardadır. Çünkü bu tür hacimli eserlerin tercüme ve basım masraflarının kişisel olarak üstlenilebilmesi zor bir şeydir. Bu, ancak MEB veya Diyanet Vakfı gibi kâr amacı gütmeyen kurumlar tarafından yapılabilir. Bunun daha kısa ve acil bir yolu ise bu gibi eserlerin gözden geçirilerek yeni bir harmanlama ile telif eserler oluşturmaktır. Bizim burada yapmak istediğimiz de budur.
Bu itibarla bu kitabın birinci bölümünde konuya giriş amaçlı olarak önce Manevi Bakım Hizmetleri ve Profesyonellik konusu kısaca ele alınmıştır. İkinci bölümde süpervizyon intervizyon konusu geniş bir şekilde işlenerek üçüncü bölümde Manevi Bakım Hizmetlerinde mesleki formasyon ve süpervizyona yer verilmiştir. Son bölümde ise süpervizyon verebilmek için alınması gereken süpervizörlük eğitimi tanıtılmıştır.
Bir başka deyişle her türlü eğitimin temelini teşkil eden teorik bilgi, pratik beceri ve reflektif bilinçlenmeyle oluşabilecek tutum ve davranış değişikliklerinin yolları bu çalışmada sırasıyla gösterilmeye çalışılmıştır. Süpervizyon ve intervizyonla kastedilen kişisel ve mesleki gelişimin amacı da budur.
Not: Süpervizyon ve intervizyon konusunda teorik bilginin devamı yayına hazırlanmaktadır. Pratik beceriler ve reflektif bilinçlenme uygulamalarına katılmak isteyenler aşağıda belirtilen e-mail adresine cv.lerini göndererek isteklerini şimdiden bildirebilirler. İsteklilere imkanlar ölçüsünde yüz yüze veya internet üzerinden seminer ve sertifika programlarına katılım bilgileri, Özel Eğitim Merkezimiz tarafından yakın zamanda ulaştırılacaktır.
Â
Â
[1] Hollandalı tanınmış bir süpervizör ve eğitimci olan Louis Van Kessel yaptığı bir literatür listesi çalışmasında 1950 den 1971’e kadar Hollanda’da süpervizyon konusunda yazılmış 246 değişik literatür olduğunu bildirmektedir. Bu tarihten sonra bu konuda yazılanların listesi ise sayfalar boyu uzamaktadır (135 sayfa).bkz. https://adoc.pub/supervisie-en-verwante-begeleidingsvormen-een-thematisch-geof26530678819590b9380f576aa93e7a924542.html, erişim 15 Şubat 2022.
[2] Manevi Bakım Hizmetleri (manevi rehberlik, danışmanlık, destek ve yardım) sahasında bizde henüz böyle özel mesleki uygulama ve gelişim merkezleri, bildiğimiz kadarıyla, bulunmamaktadır. Her ne kadar Diyanet’in kurduğu birçok meslek içi eğitim merkezleri varsa da bunlar temelde genel mesleki ve teknik uygulamalarla ilgili olup bizim burada sözünü ettiğimiz refleksiyon raporlarının ve vaka analizlerinin ele alındığı bir süpervizyon eğitimi şeklindeki çalışmaları içermemektedir. Bu itibarla da Türkiye’de Batı’da olduğu gibi genel ve mesleki süpervizyon eğitimi veren eğitim merkezlerinin kurulması, online (çevirim içi) de olsa, bize göre büyük bir ihtiyaçtır. Bizim burada yapmaya çalıştığımız da bu ihtiyaca küçük çaplı bir katkıdan ibarettir. (bkz.www.arslankaragul.com).
[3] Bu kitap Siegerin bu konuda yazdığı ikinci temel kitabıdır. İlki 1983’de D.Haan ile beraber yazılan Handboek supervisie (Süpervizyon el kitabı’dır) isimli kitabıdır.
[4] Bkz. literatür lisesi: Leack Jane (2015).
[5] Jane Leach&Michael Paterson (Hollandaca çeviri): m.m.v. Dominek Lootens (2019). Oud-Turnhout/’s-Hertogenbosch: Gompel&Svacina.